- Gündem
- DUYURU
- KATEGORİ
DUYURULAR
OKUMADAN GEÇME
MALZEME LİSTESİ
-
11119
-
13
-
58
Erzincan acemi birliği hakkında herşey ilk günden son güne
Merhaba,
Ben Emrullah YAZICI. 1997/1 tertip er olarak acemi birliğimi Erzincan/Merkez 59. Topçu Eğitim Tugay Komutanlığı'nda Ateş İdare Er bölüğünde yaptım. Sizlere bu konumda "Acemi birliği nasıl geçiyor ?, Neler yapılıyor ?, Akıllı telefon nasıl sokarız ?, Ortam, mekan nasıl ?, Yemekler nasıl ?, Kantin felan var mı ?" gibi sorulara cevaben tecrübelerimi paylaşacağım.
1-) Acemi birliği nasıl geçiyor ?
Gayet güzel geçiyor aslında. Ancak ilk gittiğinizde hiçbirşeyi bilmiyor olmak, herşeye yabancı olmak size zorluk verecektir. 3 haftalık bir süreden sonra alışıyorsunuz, insanları, çavuşları, komutanları, askeriyeyi tanıyorsunuz ve bu sayede geriye kalan zaman daha hızlı geçiyor.
2-) Neler yapılıyor ?
İlk girdiğiniz gün kayıt işleri ve giyindirme yapılıyor. Aşırı kalabalık bir grubun arasında kayıt işlemleri ve giyindirmede baya sıra bekliyorsunuz. Hava çok soğuksa ayaklarınız donmaktan o kadar çok ağrıyorki artık dayanamayacak hale geliyorsunuz. Kayıt ve giyindirme işlemleri esnasında üstünüzü çıkartıp aşı olduğunuz, defalarca kağıtlara imza attığınız, ayakta durmaktan yorulmuş vaziyete geliyorsunuz. Kayıt işlemlerinde elinizde daima bir dosya bulunuyor. Size imzalatılan evrakların bir nüshası hep dosyanıza konuluyor. O dosyayı sürekli yanınızda taşıyorsunuz. Her kayıt işleminde sürekli içinden birşeyler çıkartıp oradaki işlemlerde doldurulup tekrar imzalıyorsunuz. Giyindirmede beklediğiniz sıra ve size verilen istihkaklarınız (kamuflaj, iç çamaşır, çorap vs.) bir çantayla birlikte direk üstünüzü giyiniyorsunuz ve size zorluk çektiren palaska, bot gibi şeylerle uğraşıyorsunuz. Sonrasında bölüklerinize dağılıyorsunuz ve yemek saati yemekhanede iştimaya geçip sizi sayıyorlar.
Bölük kalabalıksa ya da birden fazla bölük varsa sırayla yemekhaneye geçip demir tepsi ile yemeklerinizi alıyorsunuz. Sonrasında sivil eşyalarınızın olduğu çantaları sivil eşya deposuna bırakıp ardından size verilen dosya numarasına göre dolabınız, yatağınız belirleniyor ve akşam 6 sonrası bir vakit ise kamuflajlarınızı çıkarıp eşofmanlarınızı giyerek istirahate geçiyorsunuz. Günün yorgunluğu ve donmuş ayak parmaklarınızla birlikte iyice bir dinleniyorsunuz ve ertesi sabah erken saatte uyandığınızda sakal traşı olup, yataklarınızı toparlayıp, kamuflajlarınızı giyip, dolabınızı dolap tertip düzenine göre düzenleyip iştimaya çıkıyor ve kahvaltı için sıra bekliyorsunuz. Kahvaltıdan sonra mıntıka temizliği ve tekrar iştima. Ardından eğitim alanına. Sonra tekrar iştima ve yürüyüşler daima uygun adımda, marşlarla.
Eğitim alanında temel eğitimler görüyorsunuz. Rahat, hazır ol, selam dur, tekmil verme, çömel-kalk, çök, dirsek temas-tek kol-çift kol aralığı hizaya gelme gibi. İlklerde çok yanlış yapanlar olduğu için zaman zaman komutan sinirlenir ve istikamet verir. İstikamet geriniz, sağınız, solunuz dağılın marş marş der. Yat, kalk, sürün gibi komutlar gelir. Bütün bu süreç 3 hafta boyunca tekrar eder. Yemin törenine son 1 hafta kala bol bol uygun adım yaparsınız ta ki bölük olarak güzel yapana kadar ki hiç bir zaman güzel bir yürüyüş yapamazsınız. Eğitimlerde 1 saatte 10-15 dakika istirahat verilir.
Kantin arabası gelir bazen eğitim alanına size verilen kart ile alışverişlerinizi yaparsınız, nakit geçmez. Yemin töreninden sonra eğer anne, baba ya da evli abiniz gelirse evci iznine çıkarsınız. Sonraki 3 hafta boyunca hafta sonları çarşınız olur (Eğer kilitlenmezse), ardından acemi birliğinizi tamamlarsınız. Bitmeden bir önceki Cuma, Cumartesi ya da Pazar günü yerleriniz açıklanır ve dağıtım izni kullanmak isterseniz ki size sorarlar zaten ona göre dağıtım izin kağıtlarınız hazırlanır.
Bölük kalabalıksa ya da birden fazla bölük varsa sırayla yemekhaneye geçip demir tepsi ile yemeklerinizi alıyorsunuz. Sonrasında sivil eşyalarınızın olduğu çantaları sivil eşya deposuna bırakıp ardından size verilen dosya numarasına göre dolabınız, yatağınız belirleniyor ve akşam 6 sonrası bir vakit ise kamuflajlarınızı çıkarıp eşofmanlarınızı giyerek istirahate geçiyorsunuz. Günün yorgunluğu ve donmuş ayak parmaklarınızla birlikte iyice bir dinleniyorsunuz ve ertesi sabah erken saatte uyandığınızda sakal traşı olup, yataklarınızı toparlayıp, kamuflajlarınızı giyip, dolabınızı dolap tertip düzenine göre düzenleyip iştimaya çıkıyor ve kahvaltı için sıra bekliyorsunuz. Kahvaltıdan sonra mıntıka temizliği ve tekrar iştima. Ardından eğitim alanına. Sonra tekrar iştima ve yürüyüşler daima uygun adımda, marşlarla.
Eğitim alanında temel eğitimler görüyorsunuz. Rahat, hazır ol, selam dur, tekmil verme, çömel-kalk, çök, dirsek temas-tek kol-çift kol aralığı hizaya gelme gibi. İlklerde çok yanlış yapanlar olduğu için zaman zaman komutan sinirlenir ve istikamet verir. İstikamet geriniz, sağınız, solunuz dağılın marş marş der. Yat, kalk, sürün gibi komutlar gelir. Bütün bu süreç 3 hafta boyunca tekrar eder. Yemin törenine son 1 hafta kala bol bol uygun adım yaparsınız ta ki bölük olarak güzel yapana kadar ki hiç bir zaman güzel bir yürüyüş yapamazsınız. Eğitimlerde 1 saatte 10-15 dakika istirahat verilir.
Kantin arabası gelir bazen eğitim alanına size verilen kart ile alışverişlerinizi yaparsınız, nakit geçmez. Yemin töreninden sonra eğer anne, baba ya da evli abiniz gelirse evci iznine çıkarsınız. Sonraki 3 hafta boyunca hafta sonları çarşınız olur (Eğer kilitlenmezse), ardından acemi birliğinizi tamamlarsınız. Bitmeden bir önceki Cuma, Cumartesi ya da Pazar günü yerleriniz açıklanır ve dağıtım izni kullanmak isterseniz ki size sorarlar zaten ona göre dağıtım izin kağıtlarınız hazırlanır.
3-) Akıllı telefon nasıl sokarız ?
Acemi birliklerinin olduğu askeri yerlerde akıllı telefon sokmak zordur. Zira çantalarınızı koyduğunuz x-ray cihazları ve beden olarak geçtiğiniz avm'lerde bulunan o öten cihaz bulunmaktadır. Benim yaptığım yerde bunlar vardı. Siz nizamiyeden girerken size zaten soruyorlar sonra arama yapıyorlar ve çantanızı x-ray cihazına sokup, montunuzu cebinizdeki herşeyi bir kaba koyup, onuda x-ray cihazına sokup o şekilde geçiyorsunuz. O yüzden akıllı telefon sokmak için biraz çılgın yöntemler gerekebilir. Mesela sırtınıza yapıştırabilir ya da atletinizin iç kısmına ensenizin altına gelecek şekilde bir cep diktirip telefonu oraya koyarak sizi ararlarken kendinizi biraz gererseniz arama esnasında farkedilmeyecektir. İsterseniz bunun gibi provaları evde yapabilirsiniz. Eğer yürüyüşünüzde bir aksaklık bir gariplik olmayacaksa ayakkabınıza sokabilirsiniz. Çoraba sokmayı denemeyin çünkü ayak bileğinize kadar çorabınızı açıp bakıyorlar ama ayakkabıları çıkarmıyorlar. O öten cihazın ötüp ötmemesi nedense oradaki görevli asker için pek birşey farkettirmiyor çünkü ötse de ötmese de oradan geçtikten sonra birşey demiyorlar sadece x-ray cihazından geçen eşyalarınız için garip bir durum varsa durdurup çantanızı açtırıyorlar o yüzden telefonu çantanıza koymayın. Ama bazen düşük bir ihtimal olsada çantanıza telefonunuzu öyle bir şekilde koyarsınız ki x-ray cihazından geçerken ekranda telefonunuz sadece bir çizgi olarak göründüğünden dikkat çekmez ve sokabilirsiniz. Ama en kolay telefon sokma yolu yemin törenidir. Zira yemin töreninde ailenizle törenden sonra tören alanında sarılıp muhabbet ettikten sonra telefonunuzu alıp koğuşta dolabınızda felan saklayabilirsiniz. Ama evci izninize çıkacaksanız yine telefonu dışarıya çıkaracağınızdan bu taktik pek fayda etmeyebilir. O yüzden siz siz olun telefonunuzu ya baştan sokun ya hiç sokmayın çünkü yakalanma durumunda ceza yersiniz ve askerliğiniz 1 hafta uzayabilir.
4-) Ortam, mekan nasıl ?
Gayet güzel. Kantin, sinema salonu, gazino, pastane, hatta varsa playstation 3 ve oyun makineleri gibi bir gazino bile olabilir. Bunların dışında herhangi bir aktivite yapabileceğiniz bir yer yok tabi ama asker için kesinlikle yeter.
5-) Yemekler nasıl ?
Kimi zaman çok güzel kimi zaman beğenmeyeceğiniz yemekler muhakkak olabiliyor. Yemekler ağırlıklı olarak sulu, et ve tavuk yemekleridir. Sebze yemekleri yan olarak verilir. Çorba her zaman vardır. Tatlı bazen var bazen yoktur. Ama şimdiki zamanımızda gerçektende eskiye göre yemekler çok iyidir. Ve eskisi gibi artık patates soyma, bulaşık yıkama gibi işleri asker artık yapmıyor. Taşeron firmalardan gelen sivil çalışanlar yapıyor. Siz sadece yemeğinizi yedikten sonra boşunuzu kasaya koyuyorsunuz o kadar. İçme suyunuz musluklardan veriliyor. Ama dağdan gelen su olduğu için normal içme suylarından pek farklı bir tadı yok ve bence gayet iyi.
6-) Diğer söyleyeceklerim...
Haftalık belirli banyo günleriniz ve çamaşır günleriniz vardır. Banyo günleri haftada 3'tür. Ama bizde banyoda hep boş yer olduğundan ve hep açık olduğundan her zaman yıkanabiliyorduk. Ve su hep sıcaktı. Koğuşlar bölgesinde abur-cubur, içecek makineleri vardır. Madeni paralarla alabiliyorsunuz. O yüzden yanınızda en az 10-20 TL bozuk para olsun. Zaten o makineleri yenilemeye gelen adamı mutlaka görürsünüz. Cüzdanınızda kağıt para bulundurarak o adam her geldiğinde bozdurabilirsiniz. Askerdeyken revire çıkmamaya çalışın. Ufak tefek hastalıklarınız için çıkmayın. Çünkü çıktığınızda yatak istirahati alırsanız hava değişim sürenizden düşer ve bu süre sadece 30 güne kadardır. Sonrasında askerlikten sayılmaz ve terhis olacağınız güne eklenir. Boşu boşuna askerliğinizi uzatmanın bir anlamı yok. Acil durumlar dışında kullanmayın derim. Ama önemli bir durumunuz varsa revire çıkacağınız günden bir gün önceden revirciye söyleyin. Çünkü revirci sizin evrak işlerinizi halledene kadar ertesi güne revire çıkma şansınız oluyor.
Oldu ki kolunuzda, bacağınızda platin, yırtık vb. önemli durumlar var ve eğitimlerde bazı hareketler size çok zarar veriyor. Bunun için revire çıkın tabi. En azından rapor alırsınız ve o hareketlerin yapılacağı komutlar geldiğinde yapmak zorunda kalmazsınız.
Traşınızı mutlaka hergün sabah olun. Bazıları akşam oluyor bu yüzden önce fırça sonra ceza yiyor. O yüzden üşenmeyin, sabah kalktığınızda olun. Sabah kalk saatinden biraz erken kalkın ki tuvalette sıra beklemeyin traş olmak için.
Dolaplarınızı akşam 6'dan sonra kilitleyebilirsiniz. Denetimler öğle vaktinde ya da kahvaltıdan sonra oluyor. Botluklarıda kilitleyebilirsiniz. Çünkü hırsızlık olayları gerçekten oluyor. Öyle ki bu değerli birşey bile olmayabiliyor. Don, atlet, kep, terlik vs.
Eğer sigara kullanıyorsanız mümkün mertebe paketinizi kimse görmesin. Sizden sigara isteyen o kadar çok kişi olurki 1 güne paketi zor sığdırırsınız. O yüzden sürekli sizden isteyenler "son dalım kaldı, bende başkasından aldım" gibi cümleler kurarak sigaranızı onlardan esirgeyin. Unutmayın, o sigarayı bir kişi değil 10 kişi ister sizden herkese verirseniz size bile kalmaz. Mümkün olduğunca sigaranızı iştima vakitlerine yakın zamanlarda içmeyin. Ya da herhangi bir görevden önce. Çünkü tam yakarsınız ki pat diye iştima derler vs. sigaranı yarıda söndürmek zorunda kalırsın.
En büyük sorun konuşmadır. Bölükte iştimada, sırada, yürüyüşte her zaman konuşanlar olur ve bu yüzden defalarca azar, fırça yersiniz. Mümkünse o gibi durumlarda hiç konuşmayın. Sizi konuşturan biri olursa "sus" bile demeyin sadece susun. Çünkü konuşmaların temel sebebi hep "bi susun kardeşim ya, sussanıza lan"la geçer.
Ara sıra denetimler olur. Donunuza kadar soyup yeşil dışında başka birşey aramaya çalışırlar. Kurallara uyun. Donunuz, çorabınız, atletiniz yeşil olsun. Botlarınızı her gün boyayın. Saç, sakal traşınızı eksik etmeyin.
Yukarıda yazılanlar dışında söyleyecek pek birşeyim yok. Varsa sorularınızı alırım.
Not: Bu içerik site ziyaretçisi tarafından eklenmiştir.
Ekleyen: LONGINUS
Tarih: 27.03.2017 21:50:45
Okunma Sayısı: 87818
YORUMLAR
YORUM SAYFALARI
YORUM YAZ
Yorum yapmak için üye girişi yapmalısınız.

Fukan.erd
24 Ocak 2020 12:33
Android uygulamasından yazıldı
s.a arkaslar istanbulda yasayan martta erzincan mereze acemilik yapmak uzere gidecek ark varsa 5353625304 arayin bulusup beraber gidelm

Merhaba ben kardesim gidiyor 1 marta erzincan 59 cu piyade acemi birligine ona yardimci olursaniz cok sevinirim

sefvet ersoy

Merhaba kısmetse 25 Kasım Erzincan merkez teslim oluyorum. Nasıl bir yer

Kağıdımda esas yerde Erzincan eğitim de Erzincan ben orda mı kalacam demek
YORUM SAYFALARI